Genel Yayın Yönetmenimiz Sinan Tekdemir’in kaleme almış olduğu “Gazetecilik mi eyyamcılık mı?” başlıklı yazısını siz değerli okurlarımızla paylaşıyoruz
Merhaba değerli okurları;
Sizlerle bugünkü buluşmamızın konusu yine gazetecilik ve eyyamcılık arasındaki farklar diyebiliriz. Biliyorsunuz geçtiğimiz Cumartesi günü Türkiye Cumhuriyeti’nin 13’üncü Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu için yürütülen seçim çalışmaları sırasında çekilen ve CHP İlçe Başkanı Övünç Demir’in şahsi hesabından paylaştığı bir fotoğraf vardı. Dünden beri belli odaklar boyunu hayli aşacağı halde bu fotoğrafı kullanarak bir algı yaratmaya çalıştı. Ben o olayı bir de kurttan dinledim ve yalancıların bir foyası daha böylece ortaya çıkmış oldu. Mesleğimin ilkeleri gereği beyefendiden izin alarak olayın gerçek boyutunu sizlerle paylaşmak istedim.
Olay şöyle gelişiyor;
Malumunuz Türkiye Cumhuriyeti’nin 13’üncü Cumhurbaşkanı’nı belirlemek için 28 Mayıs günü ikinci tur oylaması yapılacak. Bu nedenle CHP Torbalı İlçe Örgütü, kapı ve esnaf ziyaretleri ile yurttaşlara ulaşmaya ve Kemal Bey için oy istemeye devam ediyor. Torbalı Belediye Başkanı Mithat Tekin de bir partili olarak Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na oy istemek için CHP Torbalı İlçe Örgütü’nün saha çalışmalarına katılarak destek koyuyor. 20 Mayıs Cumartesi günü yine böyle bir çalışma sırasında bir fotoğraf çekiliyor ve CHP Torbalı İlçe Başkanı Övünç Demir bu fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaşıyor. Fotoğrafa bakıldığında Belediye Başkanımız Mithat Tekin ve karşısındaki yurttaş koyu bir sohbetin içinde, CHP İlçe Başkanı Övünç Demir ise yurttaşın anlattıklarını üzüntü içinde dinliyor. Bu anlattıklarım şahsi tasvirim değil, fotoğrafa bakan herkes öyle sanıyorum ki benzer şekilde düşünecektir. Zira konu hayli mühim bir konu… Yurttaşın bir derdi var… Bizzat başından geçen… O başından geçenleri isyanla karışık üzüntü içinde anlatırken Sayın Tekin, yurttaşımızı hem dinliyor hem de bir ağabey gibi teskin etmeye çalışıyorken Övünç Demir ise duydukları nedeniyle kahroluyor. Bu da doğalında yüzüne yansıyor.
Neyse ben konuyu daha fazla uzatmayayım ve olayın gerçek boyutunu anlatması için sizleri Yusuf Bey ile baş başa bırakayım. Buyurunuz efenim: